islamgezginleri
hos geldiniz lütfen üye olunuz

islamgezginleri
hos geldiniz lütfen üye olunuz

islamgezginleri
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

islamgezginleri


 
AnasayfaAnasayfa  KapıKapı  GaleriGaleri  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
En son konular
» EN ESKİ VE EN GUVENİLİR
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimeCuma Şub. 10, 2017 9:51 am tarafından furkan54

» EN ESKİ VE EN GUVENİLİR
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimeCuma Şub. 10, 2017 9:49 am tarafından furkan54

» Allah Kötülüğü De İyiliği De Murad Eder
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimePaz Ocak 20, 2013 8:10 pm tarafından Selsebil

» Allah Her Şeyi Önceden Yazı İle Yaratır
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimePaz Ocak 20, 2013 8:09 pm tarafından Selsebil

» Nefsin mertebeleri
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimePaz Ocak 20, 2013 8:05 pm tarafından Selsebil

» İnsanda bir kemik hariç hepsi çürür
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimeÇarş. Ara. 26, 2012 8:41 pm tarafından Selsebil

» ----İnsan----
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimeÇarş. Ara. 26, 2012 8:21 pm tarafından Selsebil

» Kalbin Manevi Halleri
~Kabir Halleri:~ Icon_minitimeÇarş. Ara. 26, 2012 7:58 pm tarafından Selsebil

Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
Nisan 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930     
TakvimTakvim
ONLİNE HAC REHBERİ
3D MEKANLAR

 

 ~Kabir Halleri:~

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Selsebil
Site Yöneticisi

Site Yöneticisi



Ruh Hali : ~Kabir Halleri:~ Secilm10
Lakap : islamgezginleri
Rep Gücü : 1396
Nerden : Topraktan

~Kabir Halleri:~ Empty
MesajKonu: ~Kabir Halleri:~   ~Kabir Halleri:~ Icon_minitimeSalı Şub. 08, 2011 8:52 pm

Kabir Halleri:

Ölüm sonrası ile ilgili olarak Rasulullah'ın (s.a.v.) ha­ber verdiği şeylere, kabirdeki fitnelere, azaba, nimetlere ve son güne (ahirete) iman cümlesindendir.
Kabir fitnesinden (sınavından) maksat şudur: İnsanlar kabirlerinde sınanacak, sorguya çekilecek ve kişiye, "Rabbin kim, dinin ne, peygamberin kim", diye sorulacak, bu hal­de Allah müminlere gerek dünyadaki, gerekse ahiretteki de­ğişmez söz üzere sebat nasip edecek ve her mümin" Allah, Rabbim, İslam, dinim, Rasulullah (s.a.v.) da peygamberimdir" diyecek. Şüpheli kimse ise, ben ne bileyim, insan­ları duydum, bir şeyler söylüyorlardı, ben de söyledim" di­yecek. Bunun üzerine demir balyozla dövülecek. Öyle bir feryad koparacak ki, insanlar dışında her şey o feryadı işitecek. Eğer insanlar tunu duyacak olsaydı bayılır, ölürlerdi.[23]
Bu imtihandan sonra da ya nimetler veya azap başlar. Kı­yamete kadar böyle devam eder. Kıyamet gelince, ruhlar ce­setlere döndürülür. Ondan sonra Allah'ın (c.c.) Kitabında ve Rasulullah'in (s.a.v.) dilinden (sünnette) haber verdiği, müminlerin icma ettiği Kıyamet kopar.
İnsanlar kabirlerinden alemlerin Rabbi'ne doğru ayakla­rı yalın, çıplak ve sünnetsiz olarak kalkarlar. Güneş yaklaşır ve kulaklarına kadar tere batarlar. [24]

Hesap, Mizan ve Sırat:

Teraziler kurulur, kulların amelleri tartılır:
"Kimlerin tartıları ağır gelirse işte onlar kurtuluşa erenlerdir. Kimlerin tartılan hafif gelirse işte onlar da kendilerini ziyana sokar, Cehennem'de temelli kalacak onlardır. (Mümin: 23/102-103)
Divanlar, yani amel defterleri dağıtılır, kimi sağ eliyle alır, kimi sol eliyle kimisi de arkasından. Nitekim Allah Sub-hanehu:
"Her insanın (amel) kuşunu boynuna doladık. Kıya­met günü onun için açılmış olarak bulacağı bir kitap (amel defteri) çıkaracağız. Kitabını oku, bugün hesap sorucu olarak nefsin sana yeter. (İsra: 17/13-14)
Allah (c.c.) yaratiklanm hesaba çeker. Mümin kulu ile yal­nız kalır. Mümin, tıpkı Kur'an ve Sünnet'te geçtiği üzere günahlanm itiraf eder. Kafirler ise iyilikleri ve kötülükleri tartılan kimseler gibi bir hesaba çekilmezler. Çünkü onların iyilikleri yoktur. Ancak amelleri sayılır, tek tek hesap edilir, kendilerine bildirilir, ikrar edip cezalarını çekerler.
Kıyamet alanında Rasulullah'ın (s.a.v.) varılan havzı bulunacaktır. Suyu, sütten beyaz, baldan tatlıdır. Kaplan, gö­ğün yıldızlan sayısıncadir. Uzunluğu da, genişliği de bir ay­lık mesafedir. Kim ondan bir defa içerse artık ebediyyen su-s anlayacaktır.
Ateşle Cennet arasında bir sırat köprüsü, Cehennem üzerine kurulacak, insanlar üzerinden amellerine göre geçe çeklerdir. Kimisi bir göz açış müddeti içinde geçecek, kimi şimşek hızıyla, kimi rüzgar gibi, kimi bir küheylan süratiy­le, kimi deve binicisi gibi, kimi koşarak, kimi yürüyerek, ki­mi sürünerek geçip gidecek, kimisi de kapılıp Cehennem'e atılacaktır. Şöyle ki, köprü üzerinde insanları amellerine gö­re kapan kancalar olacaktır. Sonunda Sırat'ı geçenler Cennet'e gireceklerdir.
Sırat'ı geçtikleri zaman ateşle Cennet arasında bir köp­rü üzerinde duracaklar, birbirlerinden hakları alınacak, kı­sas edilecekler, böylece ıslah edilip temizlendiklerinde Cennet'e girmelerine izin verilecektir.
Cennet'in kapısı ilk olarak Rasuhıllah'ın (s.a.v.) isteği üzerine açılacak ve Cennet'e ilk giren ümmet onun ümme­ti olacaktır. [25]

Şefaat:

Rasulullah'm (s.a.v.) Kıyamet günü üç şefaati vardır:
1- Birinci şefaati mevkıf[26] ehline yapacağı şefaattir. Adem, Nuh, İbrahim, Musa ve Meryem oğlu İsa'ya (a.s.) ya­pılan şefaat müracaatlarından sonra en son olarak Rasulul-lah'a (s.a.v.) müracaat olunacak ve onun şefaatıyla mevkıf ehli arasında hükmedüecektir.
2- İkinci şefaati Cennet ehlinin Cennet'e girmeleri için yapacağı şefaattir. Bu iki şefaat O'na (s.a.v.) mahsus şefa­ati ardır.
3- Üçüncü şefaat ise ateş hak etmiş olanlar için yapıla­caktır. Bunu i£in hem O (s.a.v.) hem diğer peygamberler, hem de sıddıklar ve başka kimseler şefaat edecektir. Ateşi haketmiş olanların ateşe atılmaması, girmiş olanların çıkma­sı için şefaat olunacak, ayrıca Allah (c.c.) şefaat olmaksızın yalnızca kendi fazlı keremiyle Cehennem'den grup grup insanları çıkaracak, dünyalılardan bu kadar kimse girdiği hal­de Cennette yine fazla yerler kalacak, bu sebeple Allah (c.c.) Cennet için başka gruplar yaratıp onları da oraya ko­yacaktır.
Ahiret yurdunun içerdiği hesap, mükafat ve mücazat Cennet ve Cehennem ile bunların ayrıntıları semavi kitap­larda Rasulullah'tan (s.a.v.) nakledilen mesur haberlerde zik-redife gelmiştir. Rasulullar tan (s.a.v.) nakledilen ilmi mi­rasta da bunlara dair yeterli ve sadra şifa mevcuttur. Bunla­rı istiyen bulabilir. [27]

[21] İbn-i Teymiyye, Vasıtiyye Akidesi, Tevhid Yayınları: 19.
[22] İbn-i Teymiyye, Vasıtiyye Akidesi, Tevhid Yayınları: 20.
[23] Nesei, Cenaiz: 110; Ahmed: 3/4. Hadisin dövülme ihbarına ka­dar olan kısmı, Buhari, İlim: 24; Müslim, KüsufVl1; Muvatta, Küsuf: 4 ve Ahmed : 4/345'de vardır.'
[24] İbn-i Teymiyye, Vasıtiyye Akidesi, Tevhid Yayınları: 20-21.
[25] İbn-i Teymiyye, Vasıtiyye Akidesi, Tevhid Yayınları: 21-22.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
~Kabir Halleri:~
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
islamgezginleri :: (¯`·.(¯`·.İslami Konular.·´¯).·´¯) :: FIKIH,AKAİD-
Buraya geçin: