3. Ayet bizlere neler anlatıyor?
Bugün sizlerle birlikte üzerinde düşüneceğimiz, Araf suresi 33. ayeti
önce sizlere hatırlatmak istiyorum. Ayeti yazalım ve dikkatlice okuyalım. Acaba
Yaratan bizlere bu ayetiyle neler anlatmak istiyor, onu anlamaya çalışalım
Allahın izniyle.
Araf 33; De ki: Rabbim ancak açık ve gizli
kötülükleri, günahı ve haksız yere sınırı aşmayı,
hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allah'a
ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri
söylemenizi haram kılmıştır.
Yaratan HARAM sözcüğünü
kur’anda çok önemli yerlerde kullandığını görürüz. Örneğin faizin haram olduğunu
söyler kuran. Evlenilmeyecek kimseleri sayarken (Analarınız, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız,
teyzeleriniz, erkek kardeş kızları,…) diye sayarak bunlarla evlenmek haramdır
der. Nikâhlı kadınlarla evlenmenin de haram olduğunu belirtir bizlere. Yenmemesi
gerekenleri sayar ve bunların haram olduğunu belirtir. Zina yapmanın haram
olduğunu da Rabbim kur’anda açıklar bizlere. Tüm bu ve buna benzer konuların çok
açık bir şekilde haram kelimesiyle şiddetle yapılmasını istemediği konuların,
haram sözcüğüyle yasaklandığını görüyoruz. Peki, yukarıda
sizlere hatırlattığım Araf suresi 33. ayette ne anlatmak istiyor olabilir Rabbim
haram kıldım sözünü kullanarak, gelin şimdide onu Rabbin önerdiği gibi, kendi
irademizle düşünerek anlamaya çalışalım.
Araf suresi 33. ayetinde Allah açık ve
gizli kötülüklerin yapılmasını da haram sözleriyle bizlere açıklıyor ve şiddetle
dikkatimizi çekiyor. Devamında ise dikkat ederseniz günah işleyerek haksız yere
sınırı aşmanın da haram olduğunu belirtiyor. Burada haksız yere sınırı aşmak
konusunu elbette çok geniş düşünebiliriz her konuda. Dini yaşarken de, kur’anda
diğer ayetlerinde söylediği gibi, Rabbin koyduğu sınırları aşmanın, kur’anda
belirttiği gibi, haram olduğunu anlayabiliriz. Allah a ortak koşmakta bir şirk
olup buda haram olduğu dikkati çekilmektedir. Şimdide gelelim üzerinde durmak
istediğim ayetin bahsettiği, Rabbin işaret ettiği diğer haramlara.( hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allah hakkında
bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.) Rabbin dikkatimizi çektiği bu cümleler
üzerine düşünmeye davet ediyorum sizleri. Allah, hakkında hiçbir bilgi
vermediğim, ayet indirmediğim ve kendi katımdan açıklamalar yapmadığım konularda
uydurulan sözlere inanarak konuşmanızı da HARAM
KILIYORUM
diyor. Değerli arkadaşlarım hakkında bilgi vermediğim sözleri üzerine düşünelim
şimdide. Rahman bizlere bilgiyi nereden veriyordu? Bu çok önemli, en garantili
ve sağlam bilgiyi nereden alıyorduk? Bu sorunun cevabı çok açık sanırım, elbette
Rabbin koruması altında ki KUR’ANDAN. Şimdide ayette özellikle dikkatimizi
çeken, hakkında açıklama yapmadığım konularda konuşulmasını haram kıldığını
söyleyen Rabbim e karşı, bizler nasıl davranıyoruz bunu düşündük mü hiç? Rabbim
haram sözcüğünü dikkat edin gelişigüzel kullanmamıştır kur’anda. Hatırlayın
nerelerde kullandığını, birde ayette söylediği gibi hiç bahsetmediğim, açıklık
getirmediğim halde bazı rivayetlere kanarak, peygamberimizin asla söylemesi
imkânsız olduğu halde, onun sözleridir dedikleri bilgilere kanıp, bu sözlerin
peygamberimizin sözleri sanıp anlatılanlara inanmıyor muyuz? Hatırlayın Yaratan
Maide suresi 109. ayet, Enam 59, Enam 50. ayetlerde gaybı bilmem ben diyen
peygamberimizin sözlerini çok iyi düşünmeli ve bizlere anlatılanları kur’an
ayetleri ile karşılaştırmalıyız ki, şeytanın tuzaklarına düşmeyelim. Şeytan her
zaman görünmeyen bir varlık değildir. Bazen insanında şeytanlaşmış olanını her
zaman karşımızda olacağını unutmamalıyız.
Bu ayeti Rabbim boşuna
bizlere tebliğ etmemiştir. Kur’anın indirmediği bir bilgiyi, hükmü Rabbin
hükmüymüş gibi gösterip, dinde, kur’anda varmış gibi anlatanlara inanarak,
onların sözlerini dinden, imandan, kur’andan sanıp bir başkasına anlatmak ve
inanmak ne derece büyük günah olduğunu artık lütfen düşünelim, hissedelim ve
aklımızı başımıza toplayalım. Rabbin, Elleriyle yazarlar bunlar kur’andandır derler
ikazını, asla unutmayalım. Unutmayalım ki, her gün belki de farkında olmadan,
yüzlerce kez haramın içine, boğazımıza kadar battığımızın artık farkına
varalım.
Yaratan sizleri bu kitaptan hesaba
çekeceğim diyorsa, O Yüce Rabbim vaadinde durandır. Rabbim kur’anın ipine
sarılın diyorsa, sarılacağımız en güvenli ipin KURAN olduğunu unutmayalım.
Onun
onayından geçen her söz ve bilgi, zaten günümüze kadar kur’anın geçmişte
toplumların İslam ı yaşadıkları örnekleridir, bunda hiç şüphe yok. Bunlarda
başımızın tacıdır. Kur’ana uymayanları da çok iyice seçip, kur’anın
süzgecinden geçirip, geçmişte yapılan yanlışları bizler tekrarlamamalıyız.
Bizlerin
İslam ı ne derece doğru yaşadığımızın örnekleri, bizden sonra İslam ı
yaşayacaklara örnek olacağını unutmamalıyız. Bizler Rabbin indirdiği kitabı ve
İslam ı ne kadar doğru anlar ve doğru yaşarsak gelecek nesle o kadar güzel
örnekler bırakırız. İnsanoğlu taklitçi, kolaya kaçan, tartışmaya meyilli bir
yapıda yaratılmıştır. Bizler eğer aklın yolunda birleşmeyip, bölünerek
yaşadığımız İslam ın duvarlarını Kur’an harcıyla yapmazsak, gelecekte
bırakacağımız nesle de bırakacağımız örneklerle, yıkık dökük, güvenilir olmayan
bir dini miras bırakmış oluruz. Bizler nasıl geçmişimizi taklit etmeye çalışıyor
ve onlardan örnekler almanın yollarını arıyorsak, yüzlerce yıl sonra bizlerin
torunları da bunları yapacaklardır. Eğer geleceğe yatırım yapmak istiyorsak,
kur’anın etrafında birleşmeliyiz. Rabbin emrettiği dini geleceğe taşımak istiyor ve
peygamberimizin ümmeti olmak iddiasındaysak, onun tebliğ ettiği kitabın
etrafında buluşalım, çünkü onunda başından ayrılmadığı ve ipine sarıldığı,
tebliğ etmekle görevli olduğu kitabın KURAN OLDUĞUNU
UNUTMAYALIM.
Rabbim cümlemizi kur’anın güneşinden,
rehberliğinden istifade etmeye çalışan ve bu uğurda aklı ve fikriyle hareket
eden kulları arasına, inşallah bizleri alması dileklerimle. SAYGILARIMLA Haluk
GÜMÜŞTABAK