Konu: 26-MAYIS-2010- ÇARŞAMBA Çarş. Mayıs 26, 2010 9:50 am
Selamün Aleyküm.
26 MAYIS 2010
ÇARŞAMBA
[b]Hicrî Kamerî : 12 CEMÂZİL-ÂHIR 1431
[/b]
HicrîŞemsî : 1387
Rûmî : 13 Mayıs 1426
Hızır : 21
Çarşamba
Sultan II. Bâyezid Hânın vefâtı (1512) - Ziyâd Ebuz-Ziya'nın vefâtı (1994) - Bahar Rüzgârlarının sonu
[Gündüzün uzaması 2 dak. - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.]
Allahü teâlâyı tanıyan, O'nun rızasına kavuşmak için çalışır. Ebûl Havârî Rahmetullahi Aleyh
AYET
Âl-i İmrân Sûresi
Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. İmrân, Hz.Mûsâ ile Hz.Hârûn’un babasıdır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.
126- Allah, bunu size sırf bir müjde olsun ve kalpleriniz bununla yatışsın diye yaptı. Yardım, yalnız daima galip ve hikmet sahibi olan Allah katındandır. 127- (Allah bu yardımı) inkâr edenlerden bir kısmını kessin veya perişan etsin de umutsuz olarak dönüp gitsinler (diye yaptı). 128- Bu işten sana hiçbir şey düşmez. (Allah), ya onların tevbesini kabul eder, yahut onlara, zalim olduklarından dolayı azab eder. 129- Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır. Dilediğini bağışlar, dilediğine azab eder. Allah, çok bağışlayan, çok esirgeyendir. 130- Ey iman edenler! Kat kat artırılmış olarak faiz yemeyin. Allah'tan sakının ki kurtuluşa eresiniz.
Günün Hadisi
Hz.Peygamber ( s.a.v.) : '' Cennete baktım, cennetliklerin en çoğunun fakirler olduğunu gördüm.Cehenneme baktım, cehennemliklerin en çoğunun kadınlar olduğunu gördüm.'' buyurmuştur.
Günün Duası Cuma Namazından Sonra Duâ
İmam-ı Suyûtî el-Câmi'u's-sağîr'inde rivâyet eder ki: Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: "Kim cum'a namazından sonra -konuşmadan ve kalkmadan- ihlâs sûresini, Felâk sûresini ve Nâs sûresini yedişer defa okursa Allah Teâlâ onu gelecek cum'aya kadar, zarar verici şeylerden muhafaza buyurur," (18) Her namazdan sonra: Li-îlâfi Kureyş Sûresi sabah ve akşam veya beş vakit namazın akabinde en az onbir kerre okunmağa devam edilirse bi-iznillahi Teâlâ kişinin hayat tehlikesinden emin kalacağını İmam Rabbânî Mektûbat'ında haber veriyor.
(18) el-Câmiu's-Sağir.
GÜNÜN SÖZÜ
"[size=16]Ey Müslüman, edep nedir diye sorarsan bil ki edep, her edepsizin edepsizliğine katlanmaktır." Hz. Mevlânâ
[/size]
GÜNÜN NASİHATİ Kanaat eden kimse, aç da olsa zengindir. Mal hırsına kapılan kimse, çok malı bulunsa da da fakirdir." Hâris Muhâsbî
TERK EDİLEN SÜNNETLER
Zamanımızda terk edilen çok sünnet vardır. Bir hadîs-i şerîf meali şöyledir: “Ümmetim bozulduğu zaman sünnetime sarılana yüz şehit sevabı vardır.”[Taberani, Hâkim] Bilhassa şu sünnetler daha çok terk ediliyor: Müsafeha etmek, yani sünnete uygun tokalaşmak unutulmuştur. Sakal, sünnet üzere bırakılmıyor. Namazlarda başı örtmeye önem verilmiyor. Abdestte eller ve ayaklar üç defa yıkanmıyor. Parmak araları üç defa hilâllenmiyor. Aksıran Elhamdülillah demiyor. Dinde öyle bir şey olmadığı hâlde, Çok yaşa deniyor. Hâlbuki elhamdülillah demesi sünnet, bunu duyan Müslümanın da Yerhamükellah demesi farzdır. Selâm sünnete uygun verilmiyor. Bu sünnet de unutulmuştur. Yalnız tanıdıklara selâm vermek ise, kıyamet alâmetidir. Câmiye giren, Kur’ân ve tesbih okunmuyorsa oradakilere selâm vermiyor. Câmide selâm verilmez sanılıyor. Abdestte kaplama, yani başın tamamı mesh edilmiyor. Malikî ve Hanbelî’de kaplama mesh farz olduğu hâlde, bu sünnet genelde yapılmıyor. Sadece farzla iktifa ediliyor. Duâda eller sünnet üzere açılmıyor. Cenaze namazı olduğu zaman sünnet olan tesbihler terk ediliyor ve Âyet-el kürsî okunmuyor... Bir sünneti ihya edene 100 şehit sevabı verildiğine göre, bir farzı ihya edene ne kadar çok sevap verileceği düşünülerek, bilhassa farzlar hiç ihmal edilmemelidir.
KISSADAN HİSSE
Tuz ve Su Hintli bir yaşlı usta, çırağının sürekli herşeyden şikayet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Yaşamındaki herşeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı.
- "Tadı nasıl?" diye soran yaşlı adama öfkeyle:
- "Acı" diye cevap verdi.
Usta kıkırdayarak çırağını kolundan tuttu ve dışarı çıkardı. Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyledi. Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu koluyla silerken aynı soruyu sordu:
- "Tadı nasıl?" "Ferahlatıcı" diye cevap verdi genç çırak.
- "Tuzun tadını aldın mı?" diye sordu yaşlı adam, "Hayır" diye cevapladı çırağı.
Bunun üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturdu ve şöyle dedi:
- "Yaşamdaki ıstıraplar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Istırabın miktarı hep aynıdır. Ancak bu ıstırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya çalış."
YURDUMUZ - TÜRKİYE'NİN EN LÜKS OTELİ
Antalya Aksu’da 1.4 milyar dolara inşa ettirilen 7 yıldızlı, dillere destan, görkemli Mardan İstanbul Palace Oteli açıldı (2009). Otelin sahibi iş adamı Azeri asıllı, Rus milyarderi Telman İsmailov, Türkiye’de 5 otelin daha sahibidir. Otelin muhteşem açılışına dünyanın dört bir yanından ünlüler geldi. Dolmabahçe Sarayı örnek alınarak yapılan ana binanın, 80 bin euroluk antika koltukları, 2 500’er metrekarelik kral daireleri bulunuyor.
İstanbul Boğazı şeklinde inşa edilen havuz, bu büyüklüğü ile dünyanın ikincisi. 24 bin metrekarelik havuzun 2 yakasını birleştiren 2 de köprü var. Bu köprüler, Leonardo Da Vinci’nin Galata Köprüsü için çizdiği proje dikkate alınarak yapıldı. Avrupa yakasını temsil eden kıyısındaki binalar; Ortaköy ve Arnavutköy. Asya yakasındaki binalar ise, Kuleli Askeri Lisesi ve klasik Türk evlerinin mimari özelliklerini taşıyor. İki yaka arasındaki ulaşım saltanat kayıklarıyla yapılıyor. Kayıklar Beşiktaş, Moda, Haydarpaşa benzeri iskelelere yanaşıyor. Havuzun tam ortasındaki Kız Kulesi şeklinde tasarlanan balık restoranın etrafı 80 m akvaryumla çevrili olup, içinde 2400 balık yaşıyor.
Otelin lobisine Dolmabahçe Sarayı’nın altın yazmalı el işlemeleri, tavan süsleri, hatta sarayın girişindeki altın varaklı büyük merdivenin benzerleri konuldu. Otelde 10 bin m2 altın, 500 kristal, 23 bin mermer vs. kullanıldı.
Bediüzzaman'dan VECİZE SÖZ.
Birden gördüm; Bir sinek, elime kondu, emânetullah olan gözünü, yüzünü, kanatlarını güzelce temizlemeye başladı. Os. Lem'alar - 656
Hakikat Damlaları
İnsan kayıp gitmekten korkarak bir ipin üzerinde yürüyor gibi hareket etmeli, düşmemek için de Allah’a çok sığınmalıdır. ÇOCUKLARINIZA İSİMLER
Erkek : Melik - Kız : Melike
Yemek : Ezogelin çorbası, Karnıyarık, Makarna
HiRaNuR
Site Yöneticisi
Ruh Hali : Lakap : AyNuRRep Gücü : 1000165 Nerden : istanbul
Konu: Geri: 26-MAYIS-2010- ÇARŞAMBA Çarş. Mayıs 26, 2010 9:59 am