Tulû ettin ufuklardan ‘on beşinde ay’ gibi
Semalardan sürüp gelen, tutunacak dal gibi
Sen bir sultan, ben de gedâ, kapında ömür boyu
Alîl gönlüm sana muhtaç, nazar eyle ey Nebî
Aşkın alev sûretinde yoluma ışık saçar
Karanlıktan aydınlığa ulaştıran nûr gibi
Bir kıtmîrim dergâhında sabırla seni bekler
Gül yüzünü esirgeme medet eyle ey Nebî
Düşe kalka yürüyorum kalmadı hiç dermanım
Âh u efgân arasında inleyen bir ney gibi
İki büklüm vaziyette aşkınla yanıyorum
Lütuf eyle kereminle tut elimden ey Nebî
Hicranına dayanamaz pâre pâre yüreğim
Sineleri dağlayan ateşten bir kor gibi
Şerbetimsin dudağımda sana öyle muhtacım
Cûdun ile esirgeme, bir katrecik ey Nebî
Sen rehber-i küllsün bana tercümân-ı Kur’ân’sın
Her bir sözün derde devâ, sadra şifa bal gibi
Sonsuzluk kuşağında tükenmeyen ummansın
O mübarek ellerinden nasip eyle ey Nebî
Cüneyt Eren