Gerçekten de biz insanı sıkıntı içinde yarattık.”
Ahmet bin Hanbel hazretlerine sormuşlar, rahata, huzura ne zaman kavuşacağız diye. O da “cennete ayak bastığında” demiş. Cennete girmeden gerçek rahata kavuşabilmek mümkün değil. Çünkü dünya gerçek rahatlık ve saadet yeri değil. Bir gün huzur bulsan birkaç gün huzursuz olursun. Sen huzur bulsan eşin, dostun, çocukların bir iptilaya dûçar olabilir. Hastalıklar, dertler, sıkıntılar, hayatın birer parçası ve hepsi bizim için birer imtihan vesilesi.
Hasan-ı Basri hazretleri buyuruyor ki:
“Dünya’da rahatlık bekleme, eğer görürsen de onu kârdan say.”
Dünya eğer rahatlık yeri olsaydı, en fazla Peygamberler rahat ederdi. Halbuki en büyük sıkıntıyı, üzüntüyü onlar çekmişlerdir.
Başımıza gelen sıkıntılara karşı bizleri rahatlatacak olan şey sabırdır. Sabretmeyenin hem üzüntüsü artar, hem de çok büyük sevaptan mahrum kalır. Sevabı kaybetmek daha büyük musibettir. Bize teselli olabilecek, biraz olsun rahatlatacak şey, Rabbimizden gelene razı olmamızdır. Kaderde ne yazılmışsa, o bizim için en güzelidir.
Rahata kavuşmak düşüncesiyle Allah’a karşı vazifelerini terk edenler aslında gerçek sıkıntı ve ızdırabı tercih etmişlerdir.
Gerçek rahat ve huzur salih amelle, kulu Allah’a yaklaştıran ibadetlerle meşgul olmakla mümkündür.
İnsanoğlunun pek çoğu ne yazık ki gerçek huzur ve saadeti sadece dünyada arayıp durmaktadır. Oysa bu çok büyük yanılgıdır. Allah Teala;
“Şu insanlar, çarçabuk geçen dünyayı seviyorlar da önlerindeki çetin bir günü (ahireti) ihmal ediyorlar.” (İnsan sûresi, 27) ayetinde olduğu gibiinanan kullarını bu gaflete düşmemeleri noktasında sıklıkla uyarmaktadır. Bir diğerinde;
-Ey iman edenler, şüphe yok ki, Allah'ın vâ'di bir gerçekdir. O halde dünya hayatı sakın sizi aldatmasın. Çok aldatıcı şeytan da sakın sizi Allah'ın (mühleti) ile aldatmasın. (Fâtır Sûresi: 5)
Hasan Basrî kuddise sirruh yukarıdaki âyet-i kerimeyi okuduktan sonra buyurdu ki:
-Bunu, yâni "Dünya hayatı sizi aldatmasın!" sözünü kim söylüyor? Dünyayı yaratan söylüyor. Dünya hayatını, onu yaratandan daha iyi bilen birisi olabilir mi? Sakının ey insanlar, dünya hayatının aldatıcılığından sakının!
Son söz Allah Resulünden;
“Mes'ud o kimsedir ki, dünya onu terk etmeden önce, o dünyayı terk etmiştir.”
La-Tahzen / Üzülme
“Eğer ayağına giyecek bir şeyin olmadığı için üzülüyorsan, ayakları olmayanları düşün. O zaman sana ayak veren Allah Tealaya şükredersin.”
La- Tahzen / Üzülme
İnsanoğlunun bedeni rahata kavuştukça ruhu daralır denmiştir. Bu yüzden maddi darlık seni üzmesin.
La- Tahzen / Üzülme
Bütün dertlerini tek bir dert yap. O dert de Allah’ın huzuruna çıkma ve ahiret hayatı olsun.
La- Tahzen / Üzülme
Üzülme, kaderinde ne varsa onu yaşayacaksın. Üzüntün kaderini ne öne alabilir, ne geri bırakabilir, ne çoğaltabilir ne de azaltabilir.
Allah’ın Şu Ayetleri Seni Mutlu Etmez mi?
- Kim bir kötülük işler, yahut nefsine zulmeder, sonra da Allah'tan bağışlanmasını dilerse, Allah'ı bağışlayıcı ve esirgeyici bulur. (Nisa 110)
- Size yasak edilen büyük günahlardan kaçınırsanız, kusurlarınızı örter ve sizi şerefli bir yere yerleştiririz. (Nisa 31)
-alıntıdır-
Haberin Devamı:
http://www.rehberim.net/forum/islam-ve-insan-216/55580-rahata-kavusamadin-diye-uzulme-cunku-rahat-ve-huzur-cennette.html#ixzz2FWc7FTbZ