islamgezginleri
hos geldiniz lütfen üye olunuz

islamgezginleri
hos geldiniz lütfen üye olunuz

islamgezginleri
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

islamgezginleri


 
AnasayfaAnasayfa  KapıKapı  GaleriGaleri  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
En son konular
» EN ESKİ VE EN GUVENİLİR
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimeCuma Şub. 10, 2017 9:51 am tarafından furkan54

» EN ESKİ VE EN GUVENİLİR
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimeCuma Şub. 10, 2017 9:49 am tarafından furkan54

» Allah Kötülüğü De İyiliği De Murad Eder
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimePaz Ocak 20, 2013 8:10 pm tarafından Selsebil

» Allah Her Şeyi Önceden Yazı İle Yaratır
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimePaz Ocak 20, 2013 8:09 pm tarafından Selsebil

» Nefsin mertebeleri
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimePaz Ocak 20, 2013 8:05 pm tarafından Selsebil

» İnsanda bir kemik hariç hepsi çürür
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimeÇarş. Ara. 26, 2012 8:41 pm tarafından Selsebil

» ----İnsan----
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimeÇarş. Ara. 26, 2012 8:21 pm tarafından Selsebil

» Kalbin Manevi Halleri
Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimeÇarş. Ara. 26, 2012 7:58 pm tarafından Selsebil

Similar topics
    Arama
     
     

    Sonuç :
     
    Rechercher çıkıntı araştırma
    Kasım 2024
    PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
        123
    45678910
    11121314151617
    18192021222324
    252627282930 
    TakvimTakvim
    ONLİNE HAC REHBERİ
    3D MEKANLAR

     

     Osmanlı tarihinin en karanlık idamları

    Aşağa gitmek 
    YazarMesaj
    güller
    Gelişmiş üye
    Gelişmiş üye
    güller


    Ruh Hali : Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Sakin10
    Lakap : güller
    Rep Gücü : 1693
    Nerden : Dünya misafirhanesinde yolcu.

    Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Empty
    MesajKonu: Osmanlı tarihinin en karanlık idamları   Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Icon_minitimePerş. Ara. 31, 2009 12:56 pm

    Osmanlı tarihinin en karanlık idamları

    Osmanlı tarihinin en karanlık idamları Logopazar
    Saddam Hüseyin'in idam görüntüleri, hafızamızda 11 Eylül görüntülerinin yanındaki mutena yerini alırken, dikkatlerimizi de idam olayına çevirmiş oldu. Tevafuk bu ya, bir okurum da Osmanlı'da idamları sormuş. Dolayısıyla bu hafta Osmanlı tarihinin en karanlık; ama aynı oranda da en dramatik idam sayfalarından birini açacağım önünüze.
    "Tarih, çizilecek bir tablo değil, çözülecek bir problemdir.” demiştir Buckle adlı İngiliz tarihçisi. Ne kadar isabetli bir söz olduğunu bu köşeyi bitirdiğinizde bir kere daha anlayacaksınız. Bazen tek taraflı okumak, insanı ana meselenin uzağına nasıl savuruyor. Bu yüzden sadece Osmanlı tarihçilerini okuyarak Osmanlı tarihini hakkıyla kavrayamayacağımızı da göreceğiz.
    Şimdi bazılarınız bana kızdınız, biliyorum; ama işin hakikati tek taraflı ortaya çıkmaz ki. Başka gözler, başka bakış noktaları, "kale arkası kamera” vs. hepsi seferber edilmelidir tarihi araştırırken. Nasıl topun çizgiyi geçip geçmediğini merak ettiğimizde sıfır noktasındaki kameraya uzatıyorsak bakışlarımızı, tarihteki bir olayın çizgiyi geçip geçmediğini öğrenmek için de en yakındakiler kadar en uzaktakiler de göreve çağrılmalıdır. Bu yüzden bir tarih metodu dersi gibidir Cidde olayları.
    Tarih: 15 Temmuz 1858 Cuma.
    Yer: Şimdiki Suudi Arabistan'ın Cidde Limanı.
    Anlatan: Ord. Prof. Enver Ziya Karal.
    Kaynak: Türk Tarih Kurumu Yayınları'ndan çıkan "Osmanlı Tarihi”nin Islahat Fermanı cildi. (s. 32-33)
    Bölgede Osmanlı Devleti'nin hükümranlığının devam ettiği yıllar. Büyük bir halk kalabalığı birtakım fesatçılara katılarak Hıristiyanların üzerine yürümüş ve mahiyeti "dinî” olan bir kavga başlamıştır. Fransız Konsolosu ile İngiliz Viskonsolosu, Cidde'de bulunan kendi tebalarını korumak isterken öldürülmüşler, emniyet güçleri de olayları bastırmakta yetersiz kalmıştır. Tabii İngiltere ve Fransa işbirliği yaparak harekete geçmiş, savaş gemilerini yollayıp Cidde Limanı'nı bombardıman ettirmişler, daha sonra askerleri şehre çıkıp olayın elebaşılarını yakalayıp 10'unu idam etmişlerdir.
    Karal'a göre Cidde olayları "mutaassıp bir halk güruhunun eseri”ydi ve bu bakımdan "teessüfe şayan”dı. Ancak İngiltere ve Fransa'nın da şehri bombalaması ve adaleti yerine getirmek için adam asmaları tasvip edilir gibi değildi. Bu ecnebi müdahalesi Müslüman halk ve özellikle Dürziler arasında önceden kestirilemeyen bir heyecan yaratmış ve hemen arkasından Dürzilerin Marunilere saldırmalarıyla Suriye'de bir intikam isyanına sebebiyet vermiştir.
    Olayı burada kesen Ordinaryüs Profesörümüzün meseleyi "din” ve "taassup” temelinde ele alışı sizin de dikkatinizden kaçmamıştır. Bu fazlasıyla taraflı anlatımın asıl ihmal ettiği nokta ise olayın uluslararası bağlantısıydı. Meseleyi ‘bir mutaassıp dindar güruh'a havale ederek işin içinden sıyrılmaya kalkınca bunu Menemen gibi iç olaylarda yutturabilirsiniz belki; ama Cidde olayları gibi yabancıların da işin içinde bulunduğu olaylarda dış gözlerin takibinden kurtulamazsınız.
    Burada bir parantez açarak alim tarihçimiz Cevdet Paşa ne demiş diye bakınca yine mat bir yüzeyle karşılaşıyoruz. Gerek "Ma'ruzât”ında, gerekse "Tezâkir”inde olayı gayet yüzeysel olarak geçen Paşamız, onu "gâile” olarak adlandırmıştır. Karal'dan tek farkı, çıkış sebebini "bir gemiye İngiliz ya İslam sancağı çekilme”si olarak tespit etmiş olmasıdır. Bir de İngiliz konsolusunun "pek fena bir adam” olduğu notu dikkat çeker. O kadar.
    Peki hakikaten bundan mı ibarettir "Cidde gailesi”? Bu soruyu sorunca farklı kaynaklardaki malumatı önünüze dökmek vacip oluyor fakir için. Artık yerimiz ne kadarına müsaade ederse...
    Önce yıla dikkat edelim: 1859. Bu, Islahat Fermanı'nın üzerinden 3 yıl geçtiğini gösterir. Aynı yıl Paris Kongresi'nde Türkiye "Avrupa Konseri”ne, yani uyumuna dahil edilmiştir. (Yani biz AB'ye 150 yıl önce girmiştik aslında. Tabii sözde!) Dolayısıyla fermandan destek bulan Avrupalı tüccarlar Cidde Limanı'nda üslenmişler, hatta İngiliz buharlı gemileri İslam âleminden Müslümanları deniz yoluyla hacca götürüp getirmeye bile başlamıştır. Bu yeni gelişmenin Kızıldeniz civarında yüzyıllardır iş yapan başta Hadramevtli gemiciler olmak üzere bölge sakinlerinin geçim kaynaklarını baltalayacağını kestirmek için kâhin olmaya gerek yok. Yani 1859'da Cidde, İngiliz ve Fransız tüccarlarının cirit attıkları, büyük ticarethaneler açtıkları canlı bir liman şehridir.
    Islahat Fermanı ile "eşitlik artı ayrıcalık” gibi eşine az rastlanır bir avantaj elde eden yabancı tüccarın palazlanacağı yeni bir döneme girilmiş oluyordu. İşte Cidde'de ilki 1857'de çıkan Hıristiyanlara karşı silahlı saldırıların bir sebebi buydu.
    Ancak asıl sebep, bir yıl önce kanlı bir şekilde bastırılan Hint isyanıydı. 1857'de İngiliz idaresine karşı başlatılan ve Müslümanların başını çektiği büyük isyan, bir yıl kadar sürmüş ve kanlı bir şekilde bastırılmış, geniş çaplı idamlar ve sürgünlerle sonuçlanmıştır. Bu, modern tarihte İslam âleminde emperyalistlere karşı başlatılan Cihad'ın ilk adımı olmuş, adeta bir kırılma noktası meydana getirmişti. İngilizler Hindistan'ı toptan Hıristiyanlaştırmaya karar vermişler, bu da özellikle Müslümanları harekete geçirmişti. İsyan sonunda binlerce Hintli öldürülmüş ve asılmış, diğer suçlular ise kitleler halinde sürgüne gönderilmişti.
    Nereye mi? Yemen'e, Mısır'a, İstanbul'a, Cidde'ye, Mekke ve Medine'ye... Nitekim 1860'larda Cidde'deki İngiliz konsolosu, Arabistan'da 10 bin Hintli Müslüman'ın varlığından söz etmektedir. Bu on binlerce insanın içlerindeki İngiliz düşmanlığını gittikleri yerlere taşımalarından ve etraflarına aşılamalarından daha doğal bir şey olamazdı. Zaten Cidde olayı da İngiliz konsolosunun bir Müslüman kızına sarkıntılık etmek istemesinden çıkmıştı. Burasına kadar gelen halk, Hintli asilerin de tahrikiyle olayları başlatmıştı.
    İşte Cidde'de baş gösteren ecnebi düşmanlığının kökleri, bir yıl önce kanlı bir şekilde bastırılan Hint isyanına dayanıyordu.
    Peki Osmanlı ne yaptı bütün bu olanlar karşısında? Elmecbur, suçluları yakalattı ve kendi eliyle idam ettirdi. Takvimler, 12 Ocak 1859'u gösteriyordu. Osmanlı tarihinin en karanlık idam seanslarından biri Cidde'de gerçekleşiyor, beri yanda tarihlerimizin gözlerinden uyku akıyordu.
    Mustafa Armağan
    Sayfa başına dön Aşağa gitmek
    http://www.hakikatdamlalari.net/
     
    Osmanlı tarihinin en karanlık idamları
    Sayfa başına dön 
    1 sayfadaki 1 sayfası
     Similar topics
    -
    » Mason olan Osmanlı padişahı kimdi?

    Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
    islamgezginleri :: (¯`·.(¯`·.Dini ilimleR.·´¯).·´¯) :: İSLAM TARİHİ-
    Buraya geçin: